2024'te Türkiye'de Yaşandı

2024'te Türkiye'de Yaşandı.

Yaşananın ne olduğu mu, tarihi mi, yaşandığı yer mi önemli?

Tekmilibirden.

Ne önemi var, günlük hırgür arasında bir sahne. Değer vermeye gerek yok. Sal gitsin.

Diyemiyorum.

Resmi kayıtlar için  istatistik dışında kıymetiharbiyesi olmayacağı için hükmü bizzat, ben, kendim vermeliyim. 

Başka bir yol infiale sebep verir, ictimai bölünmelere zemin hazırlar, ülkenin değerleri zarar görür.

Elinde mikrofon, sokaklarda seyyar söyleşicilik yapan bir lüzumsuz "çağdaş" olduğu görüntülerden anlaşılan insanlara, modern semtlerinde "ezan"ı soruyor. 

"Ezan neyin çağrısıdır?"

Mikrofon tutulanlardan kimisi ateist olduğunu, kimisi bilmediğini söylüyor, kimisi susmayı tercih ediyor. Soru karşısında girilen şekil ve yansıtılan tavır devr-i dilarayı cumhuriyet için gelinen noktanın da teşhiri. Bu ezan ve din ekseninden uzak güruh malum ve meşhur semtleriyle zaten biliniyordu sıkıntı şu ki "dinle araya konan mesafe" ummadığımız beldelerde de vücut buluyor artık.

Ya hu anlayın zırıl zırıl nasipsiz bir nesil geliyor.

...

"ben aşkınla şad, 

sen sineler küşat, 

devir cumhuriyet; 

doldur içelim!"

2024'te Türkiye'de yaşandı.

Daha neler yaşandı.

Neler oldu/oluyor da küçük dilimizi yutayazdık.

Yine de seneler öncesinin şu metnindeki girişi okumuş birisi olarak şaşırmamam gerek:

"Kendi kendime diyorum ki: Şişli, Kadıköy, Moda gibi semtler­de doğan, büyüyen, oynayan Türk çocukları milliyetlerinden tam bir derecede nasip alabiliyorlar mı? O semtlerdeki minâreler görül­mez, ezanlar işitilmez, Ramazan ve kandil günleri hissedilmez. Ço­cuklar müslümanlığın çocukluk rü’yasını nasıl görürler?.." Ezansız Semtler / Yahya Kemal

Şaşırmayalım mı?

Azizim elimizde bir bu kaldı!