Bigâne
Amerikan gavurunun seçimleri de kongre binasına baskın da sıradan geliyor. Habere bîgâne. Uçaklar bomba yağdırıyor; niçin, nasıl, nereden çıktığı unutulan Afgan savaşında, Wietnam'da, Irak'ta, Suriye'de... Bombalar yağıyor içimize, dışımıza. Virüsler sokuluyor nefesimize, aklımıza... Ayrım yapmadan herkesin üzerine dünya yağıyor.
Bigâne...
Sonra.
Irkçılık. Vandalizm. Soykırım. Corona. Hastanelerin doluluk oranları. Yarasa. Çin. Maske. Mesafe. Günlük vak'a ve ölü sayısı. Aşı alamayan yüz otuz ülke. Afrika kara. Sibirya soğukları. Durmadan artan zamlar. Aya yolculuk...
Hepsine Bigâne.
Modern, alabildiğine rahat. İşler tıkır
tıkır yürüyor. Sistem: OK.
Mesai sonrasının yorgun soytarısı,
kanalı değiştiriyor, ekran kararıyor, mevzû değişiyor.
Mesele bigânelikle halloluyor. Alnımızsa Modernizm bunu gerektiriyor" yazıyor. Elimizle yazıyı yokluyoruz. Harfler, renkler, sesler...
Bir günü ve geceyi daha yutkunuyor şarjı biten bigânelik.
Mesai sonrasının yorgun soytarısı kanepeye uzanmış, elinde telefon, sehpada televizyon kumandası, aklında dolar mı bitcoin mi soruları, grafikler, kredi kartları, taksitler...Lambası florasan, içtiği nescafe, giydiği sentetik...
Hiç yorum yok