Moğol: Cengiz Han'ın Yükselişi

Oldukça kuvvetli bir rüzgar eşliğinde seyrettim filmi. Rüzgar estikçe acısı çoğalıyor, yavaşladıkça acısı da yavaşlıyor sandım. Bozkır'ın tamamına yayılan korku, acı ve direniş, filme, bir çocuk olan Timuçin üzerinden ustalıkla kurgulanmış. Şöyle bile düşünebiliyorsunuz bazı yerlerde: Bu kadar acının elbet intikamı olacaktı. Kaynaklar üzerinden hareket edilse de film Cengiz Han'ın sonraları yapacağı işgaller için mazur bir perspektif sunuyor. Görsel yönünü sevdim filmin. Hatta müziğini de.

Genel olarak hikayesi Cengiz Hanın büyük Moğol İmparatorluğuna giden yolda yaşadıkları üzerine yoğunlaşıyor ve Moğolların yaşam tarzından kesitler veriliyor. Orta Asya tarihi, devletleri ile ilgili hemen hemen hiç kaliteli film olmadığını göz önünde bulundurursak bu film çekilen mekanları, kostümleri, müzikleri, oyuncuları gibi bir çok kriter açısından ziyadesiyle tatminkar bir yapım.

Kısaca özeti şu: Dokuz yaşındayken gelecekteki eşini seçmek için babasıyla yola koyulan Timuçin, Börte'yle tanışır. Onu eş olarak seçer ve beş yıl sonra evlenmek üzere geri döneceğine söz verir. Ancak dönüş yolunda babası Yesugey düşmanlarınca zehirlenir ve ölür. Babasının ardından Timuçin'in hayatı açlık ve yoksulluk içinde geçer. Köle bile olur. Ancak yaşı ilerledikçe güçlüklerin üstesinden gelmeyi öğrenerek dünya tarihinin en büyük fatihlerinden biri haline gelir. Moğol üçlemesinin ilk filmi olan Cengiz Han, genç Timuçin'in savaşarak esaretten kurtuluşunu ve Moğol İmparatorluğu'nun kurucusu olan Cengiz Han ünvanına sahip oluşunu konu alıyor.

Üçlemenin bu ilk filmi. Diğer filmleri de izlemek gerek.