Gelişi Güzeller - 2
6.
Ölmemek için öldürmek zorundayız, ama her öldürdüğümüz insanın kendimiz olduğunu ne zaman öğreneceğiz, diyor Cemil Meriç. Ben, oksijen verilmeyen bir akvaryumdaki balığım. Her aldığım nefes, sonumu hızla yaklaştırıyor. Fanusu kıracak gücüm yok. Hoş, kırsam, nerede barınacağım. Ölmek istemi, zayıflık acizlik. Korkak insanların ilk arzusu. Ben korkak mıyım? Hayır, cahiller kadar cesurum. Öyle buyrulmuyor mu?
7. İşte ben, buradayım. Yani çakıllı, insanın etine batan rüzgarlı yol ayrımında duran benim. Aşacağım bu vadinin ötesinde gürbüz baharlar, bitmeyen sevdalar var. Orada aşk ve isyan birbirinden ayrılmaz. O rüzgarı saçlarımla tanıdım ilkin. O yüzden gürdür saçlarım. Belki o yüzden sevdâzedeyim. Ağaçlarda mısralar büyür. Kuşlar, mefûlü / mefâîlü... kalıbında içerler sularını. Deli dolu Nef'î geçer sert adımlarla. Hayâlî, okşarcasına çimleri. Temrenler, çark-ı felekler, ol bî - vefalar, ağular, kadehler... dolaşır kelimeler yerine. Şerhe muhtaçsız hayatın, derkenar duaları kalır dudaklarda. Orada, hayatın altı çizilidir.
8.
Allah, Kuran'ı sözle indirip yazıya geçirtti. Kuran'la karıştırılmaması için Hadisler, kaleme alındı. Söz, gökyüzü. Yazı, arz. Elle tutulur, hacmi olan, görünen. Yazmaya tarafgirim. Çiçero, tarihin bir daha göremeyeceği hitapları sıralasın, dursun. Ağzından çıkan her kelimenin, uçup gittiğini fark edebildi mi acaba? Edememiş. Mektuplarından başka farkına varamamış söz ile yazının...
9.
Fuzûlî:"Aldanma ki şair sözü elbet yalandır"
Nietsche:"Ancak bilinçli ve istençli olarak yalan söyleyebilenler ki - bunlar sadece şairlerdir - doğruyu söyleyebilir."
Epiktetos:"Birisi, Crysippos'un yazılarını anlayabiliyor ve açıklayabiliyor olmaktan dolayı gurur duyduğunda, kendi kendine dedi ki: Eğer Crysippos yazılarını kapalı yazmamış olsaydı, bu adamın gurur duyacak hiç bir şeyi olmazdı."
10.
"Bu âlem sanki oddan bir denizdir
Ana kendini atmaktır adı aşk."
Ölmemek için öldürmek zorundayız, ama her öldürdüğümüz insanın kendimiz olduğunu ne zaman öğreneceğiz, diyor Cemil Meriç. Ben, oksijen verilmeyen bir akvaryumdaki balığım. Her aldığım nefes, sonumu hızla yaklaştırıyor. Fanusu kıracak gücüm yok. Hoş, kırsam, nerede barınacağım. Ölmek istemi, zayıflık acizlik. Korkak insanların ilk arzusu. Ben korkak mıyım? Hayır, cahiller kadar cesurum. Öyle buyrulmuyor mu?
7. İşte ben, buradayım. Yani çakıllı, insanın etine batan rüzgarlı yol ayrımında duran benim. Aşacağım bu vadinin ötesinde gürbüz baharlar, bitmeyen sevdalar var. Orada aşk ve isyan birbirinden ayrılmaz. O rüzgarı saçlarımla tanıdım ilkin. O yüzden gürdür saçlarım. Belki o yüzden sevdâzedeyim. Ağaçlarda mısralar büyür. Kuşlar, mefûlü / mefâîlü... kalıbında içerler sularını. Deli dolu Nef'î geçer sert adımlarla. Hayâlî, okşarcasına çimleri. Temrenler, çark-ı felekler, ol bî - vefalar, ağular, kadehler... dolaşır kelimeler yerine. Şerhe muhtaçsız hayatın, derkenar duaları kalır dudaklarda. Orada, hayatın altı çizilidir.
8.
Allah, Kuran'ı sözle indirip yazıya geçirtti. Kuran'la karıştırılmaması için Hadisler, kaleme alındı. Söz, gökyüzü. Yazı, arz. Elle tutulur, hacmi olan, görünen. Yazmaya tarafgirim. Çiçero, tarihin bir daha göremeyeceği hitapları sıralasın, dursun. Ağzından çıkan her kelimenin, uçup gittiğini fark edebildi mi acaba? Edememiş. Mektuplarından başka farkına varamamış söz ile yazının...
9.
Fuzûlî:"Aldanma ki şair sözü elbet yalandır"
Nietsche:"Ancak bilinçli ve istençli olarak yalan söyleyebilenler ki - bunlar sadece şairlerdir - doğruyu söyleyebilir."
Epiktetos:"Birisi, Crysippos'un yazılarını anlayabiliyor ve açıklayabiliyor olmaktan dolayı gurur duyduğunda, kendi kendine dedi ki: Eğer Crysippos yazılarını kapalı yazmamış olsaydı, bu adamın gurur duyacak hiç bir şeyi olmazdı."
10.
"Bu âlem sanki oddan bir denizdir
Ana kendini atmaktır adı aşk."
Hiç yorum yok